14 YIL SONRA GELİNEN NOKTA … 

Marmara bölgesinde 20.000 ‘ den fazla insanın can kaybına sebep olan DEPREM‘ in  ardından 14 yıl geçti. Bu zaman zarfı içerisinde yapılmış olan icraatlar,  bir veya iki müteahhit‘ in  gözaltına alınması, yıkılan konutların yerine yapılan deprem konutlarından öteye geçmedi. Aynı yaklaşımı VAN DEPREM‘ inden sonra da ibretle izledik.  Oysa ki o güne kadar zemin zaafı olan bölgelere imar izni veren yerel ve merkezi yetkililer,  kaçak konutlara göz yuman, her seçim döneminde projesiz kat kat yükselen yapıları rüşvet karşılığı görmezden gelen,  denetimsiz yapıları oy uğruna teşvik eden, daha sonra da bu yapılara altyapı hizmeti götürerek bunlardan vergi alan ve sonunda bu yapılara tapu vererek yıllarca yapılmış olan hatalar zincirini legalleştiren hiçbir yöneticiye bir yaptırım uygulanmamıştır. 

Günümüze kadar tabii ki yapılan olumlu aksiyonlar da olmuştur.  Ancak, yapılan, yapılmakta ve yürürlükte olan  uygulamaların da kamuoyunda şeffaflığı tartışmalıdır. Kentsel dönüşüm adı altında muhtelif arazilerin el değiştirmesi sonucu elde edilen haksız rantların, uygunsuz kamulaştırmaların, yerel halkın görüşü alınmadan alınan merkezi kararların, birinci derece deprem bölgesi olan ülkemizde olası bir depreme yönelik uygulanması gereken ana politikalarla örtüştüğü söylenemez. 

Sadece BİLİMSEL yaklaşımlarla ve mühendislik disiplini içerisinde çözüm üretebileceğimiz bu konuya hükümetin son TORBA YASASI‘ ndaki   TMMOB‘ ye yönelik eylemleri, hükümetin bu hayati konuya dahi ne kadar politik ve subjektif baktığının kanıtıdır.  GÜVENLİ BİR YAPI, ÖNCELİKLE SAĞLAM BİR  ZEMİN MÜHENDİSLİĞİ VE SONRASINDA ÜSTYAPI  MÜHENDİSLİĞİNİN ORTAK  ÜRÜNÜDÜR.  Bu gerçekten yola çıkarak, bu acıların bir daha yaşanmaması adına, bugüne kadar depremlerde kaybedilen bütün hayatları saygı ile anarak halkımızın MÜHENDİS ve MİMARLARINA sahip çıkmalarının kendi hayatlarının TEMİNATI olduğunu saygıyla hatırlatırız.

TMMOB JEOLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI

İSTANBUL ŞUBESİ  16.08.2013