TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası
TMMOB 3 MART İŞ CİNAYETLERİNE KARŞI MÜCADELE GÜNÜ
TMMOB Antalya İl Koordinasyon Kurulu tarafından " 3 Mart İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü " hakkında basın açıklaması yaptı.

TMMOB Antalya İl Koordinasyon Kurulu tarafından " 3 Mart İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü " hakkında  yapılan basın açıklamasına Odamız adına Başkan Ömer Pınar AFŞAR katıldı.

TMMOB  Antalya İl Koordinasyon Kurulu basın açıklaması şöyle:

                 HER 3 MART‘TA; " İŞ CİNAYETLERİNİ DURDURUN" DİYORUZ

İşçi sağlığı ve iş güvenliği konusu; insan odaklı bir mesleğin uygulayıcılarının örgütü olan TMMOB‘nin önemli çalışma alanlarından, mücadele alanlarından birini oluşturmaktadır. 

Öncelikle bu güne kadar iş kazalarında ve meslek hastalıkları nedeniyle yaşamını yitiren meslektaşlarımızı ve tüm emekçileri saygı ve rahmetle anıyoruz.

İşçi sağlığı ve iş güvenliği bütün çalışanları ilgilendiren, çalışma yaşamının en temel unsurlarından biridir. İşçi sağlığı ve iş güvenliğine ilişkin göstergeler, temel insan hakları, çalışma yaşamı ve ülkelerin gelişmişliklerine ilişkin önemli göstergeler sunmaktadır. 

ILO kayıtlarına göre;  Her yıl 270 milyon iş kazası meydana gelmekte ve 160 milyon kişi meslek hastalıklarına yakalanmaktadır. Her yıl yaklaşık olarak 360 bin kişi iş kazası, 1 milyon 950 bin kişi ise meslek hastalıklarından dolayı yaşamını yitirmektedir. 

Ülkemiz açısından ise durum oldukça vahimdir. Ülkemizde her gün ortalama 176 iş kazası olmakta, 3 emekçi yaşamını kaybetmekte ve 5 emekçi iş kazası sonucu iş göremez hale gelmektedir. Bu nedenle ülkemiz iş kazalarında Avrupa ve dünyada ilk sıralarda; ölümlü iş kazalarında ise Avrupa‘da birinci, dünyada üçüncü sırada yer almaktadır.

Bugün ülkemizde uygulanmakta olan neoliberal politikalar sonucunda iş güvencesinin azalması, esnek çalışma biçimleri, çalışma koşullarının ağırlaşması; özelleştirme, sendikasızlaştırma ve taşeronlaştırmanın yaygınlaşması; sosyal güvenlik ve güvenceden yoksun kayıt dışı işçilik ve çocuk işçi çalıştırma, yasal düzenlemelerdeki yanlışlıklar iş cinayetlerinin giderek artmasına neden olmaktadır..

Bir kere daha söylüyoruz: işçi sağlığı ve iş güvenliğinde temel amaç; çalışanların sağlığına zarar verebilecek hususların önceden belirlenerek gereken önlemlerin alınması, iş kazası geçirmeden, meslek hastalıklarına yakalanmadan, sağlıklı ve güvenli bir ortamda çalışmalarının sağlanması, çalışanların ruhsal ve bedensel bütünlüğünün korunması olmalıdır.

Ne yazık ki, yeni çıkarılan 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu da sorunun merkezine inen ve ona göre çözümler üreten bir yasa değildir. Yürürlüğe girdiği tarihten itibaren iş cinayetleri ve ölümler artarak devam etmektedir.

2002 yılında yenilenen İş Kanunu‘nda 50‘den fazla devamlı işçi çalıştıran sanayiden sayılan işyerlerinde iş güvenliği mühendisi ve işyeri hekimi çalıştırmak zorunlu hale getirilmiştir. AKP, bu yasanın uygulama yönetmeliği ile iş güvenliği mühendisi ve işyeri hekimini danışman statüsüne indirgeyerek işyerlerinin devamlı kontrolünü engellemiştir. Bu yönetmelik yargıdan dönünce İş Yasası‘nda, ÇASGEM ve Bakanlık Teşkilat Yasası‘nda torba kanunlarla değişiklik yapmıştır. Bu yasalara dayanılarak çıkarılan yönetmelikler de yargıdan dönünce, İş Sağlığı ve İş Güvenliği Yasası‘nı TMMOB ve bağlı odaların tüm itirazlarına rağmen yasama organından geçirmiştir. İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası‘ndan işveren ve devlet sorumsuzluğu çıkmıştır. Devletin bu alandaki denetleme görevi, tıpkı toprak gibi, su gibi, enerji gibi özelleştirilmiştir.

Bugün işçiyi her türlü korumadan uzak bırakan, mühendis ve hekimi iş kazaları tazminatlarından sorumlu tutan, işvereni ve iş yaşamını denetlemekten sorumlu olan devleti ise her türlü sorumluluktan arındıran bir politika ile karşı karşıyayız.

Oysa her zaman söylediğimiz gibi; iş cinayetlerinin, iş kazalarının ve meslek hastalıklarının önüne geçilebilmesi için işyerlerinde "önce insan, önce sağlık, önce iş güvenliği" anlayışı yerleştirilmelidir. Cinayetlerin sorumluları işyerinde gerekli tedbirleri almayan işverenler, yasal düzenlemeleri ve ikincil mevzuatları olması gerektiği gibi hazırlamayanlar ve gerekli denetimleri yapmayan ilgili bakanlıktır.

TMMOB; iş cinayetleri ve işçi ölümlerini ülkemizin sosyo-ekonomik ve demokrasi sorunları ile birlikte bir bütün olarak ele almakta, insanca çalışma koşullarının oluşturulmasını, insanca yaşama hakkı ve talepleri ile birleştirerek sorunun çözümü için yapılabilir, gerçekçi önermelerde bulunmaktadır.

İş cinayetleri kader değildir! İş cinayetleri engellenebilir, yeter ki bilimin ve tekniğin gereği yapılsın! Yeter ki; her çalışmanın öznesi insan ve yaşam olsun!

TMMOB ANTALYA İl Koordinasyon Kurulu               

 

Okunma Sayısı: 3074
Fotoğraf Galerisi
En Çok Okunanlar
TMMOB
Jeoloji Mühendisleri Odası