TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası
TRABZON HALKININ İÇMESUYU İÇİN YAPILAN ATASU BARAJI BESLENME HAVZASINDA YAPILACAK OLAN HES İNŞAATLARI ODAMIZDA TARTIŞILDI.

Jeoloji Mühendisleri Odası Trabzon Şubemizde 04 Şubat 2011 Cuma günü Saat:14.00 de düzenlenen toplantıda, Trabzon ve çevresine Haziran-2011 ayından itibaren içmesuyu sağlayacak olan Atasu Barajı ve bu barajdan elde edilecek içme suyunun kalitesi tartışıldı. Toplantıya; Trabzon İl Genel Meclis Başkanı Haydar REVİ, Maçka Belediye Başkanı Ertuğrul GENÇ, Atasu Belediye Başkanı Mustafa KÖSE yanında TMMOB İKK Bileşenlerinin Başkanları ve yönetim kurulu üyeleri, KTÜ den birçok bilim adamı, Trabzon da faaliyet gösteren birçok sivil toplum örgütü ile sendikaların temsilcileri ve kamu kurumlarından yetkililer katıldı.

Kirlilik yaratır diye alabalık tesisine bile izin verilmeyen, konut bile yapılmayan içme suyu barajı havzasına, elektrik üretimi amacıyla 7 adet hidroelektrik santrali kurulacak. Galyan deresi üzerinde yaklaşık 30 km‘lik mesafede kurulması tasarlanan santralların yaratacağı kimyasal kirliliğin içme suyunu kullanacak Trabzonlu için yaşamsal tehdit oluşturacağı öne sürülürken, HES‘lerin suyu dere yatağına bırakmadan ardı ardına kullanımının da vadiyi yok edebileceği uyarısı yapıldı.

Baraja su sağlayacak Galyan ve Şimşirli derelerinin bulunduğu vadilerde bugüne kadar hiçbir yapılaşmaya izin verilmedi. Bu konudaki kısıtlamalar öylesine özenle uygulandı ki, baraj suyunu kirletebileceği için, konut yapımına, alabalık tesislerine, kum çakıl ocağı ve taş ocağı projelerine izin verilmedi.

Ancak, bölgede dereler üzerine kurulan HES furyasının ardından, bir kamyon çakıl bile alınmasına izin verilmeyen Galyan deresindeki 30 km.lik koruma havzası üzerinde 6-7, Şimşirli deresi üzerinde ise bir adet HES kurulmasının öngörüldüğü ortaya çıktı. Üstelik HES‘ler birbiri ardına öyle sıralandı ki, su Atasu Barajı‘na barajına ulaşana kadar dereden akamayacak. Dere suyu, bir tünelden çıkıp diğerine girecek. 

Toplantıda, HES‘lerin bölgeye verebileceği zararlardan çok, su tutulmaya başlanan ve haziranda devreye gireceği açıklanan Atasu Barajı‘ndan elde edilecek içme suyunda yaratabileceği tehlikelere dikkat çekildi. Şube Başkanımız Semih Peker, 7 HES‘e izin verilmesi halinde, bu yapılaşma için toplam 155 bin metreküp beton, 50 bin ton çimento ve 350 bin metreküp kazı yapılacağını vurguladı. Bu kadarlık bir kazının depolanması için 80 dönüm alan gerektiği, beton için gerekli kimyasalların 950 tonu bulabileceği, bunun 60 tonunun suya katılmayıp kimyasal tasfiyeye uğratılması gerektiğine dikkat çekti. Her bir HES için inşaat süresinin 2.5 yıl olacağı, inşaatların değişik dönemlerde başlaması dolayısıyla yaklaşık 10 yıl boyunca sürebileceğini vurguladı. Yanmış yağdan motorine, deterjandan diğer kirleticilere kadar pek çok kirleticinin söz konusu olduğunu açıkladı.

KTÜ Kimya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Tüfekçi, bölgede şu anda çalışmayan bir maden bulunduğunu, bu maden civarında yoğun biçimde bakır, çinko, gümüş benzeri ağır metaller olduğunu söyledi. Kazı çalışmaları sırasında uyuyan tehlikenin uyandırılacağını, buradan çıkan tozun yağmur ve dere ile baraja ulaşacağını söyleyen Tüfekçi, bu nedenle çevre etki değerlendirme raporlarının stratejik nitelikte hazırlanması gerektiğini, HES‘lerin tek tek değil bütüncül olarak incelenmesinin şart olduğunu söyledi. KTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Yüksek, HES‘leri savunan biri olarak böyle bir projeyi kabul etmesinin mümkün olmadığını söyledi. Yüksek, "HES‘ler konusunda bu kadar ileri gidileceğini sanmazdım. İçeceğimiz suyu kirletmek için bu kadar kötü bir proje olmaz. Tüm havza bir entegre proje olarak ele alınmalı" dedi.

KTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Berkün‘de elde yeterli veri bulunmadığını, dolayısıyla bir tehdit olup olmadığını söylemek için veri toplamak gerektiğini savundu, projeyi ise eleştirdi. Havza planlaması yapılması gerektiğini söyledi. Suyun HES tünellerinde geçerken de aşınmalardan dolayı bazı kirleticilere maruz kalabileceğine dikkat çeken Berkün, "Hayatımda böyle HES haritası görmedim. Su birinden çıkıp ötekine giriyor. Bunun dünyada eşi benzeri yok" dedi.

Atasu Belediye Başkanı Mustafa Köse, baraj koruma alanında hiçbir yapılaşmaya izin vermediklerini, bu nedenle 3 yıl önce 4 bin 550 olan belde nüfusunun bin 770‘e indiğini açıkladı. Köse, "Biz ev bile yaptırmadık. Ama şimdi 7 HES yapılacak. Bu nasıl bir iş anlamış değilim" diye sordu.

Maçka Belediye Başkanı Ertuğrul Genç ise, bölgenin turizm alanı ilan edildiğini anımsattı, "İşe bakın ki bu dereden bir kamyon çakıl almamıza izin vermediler. Ama şimdi 7 HES planlıyorlar. Bu asla kabul edilemez" diye konuştu.

Galyan deresi üzerine kurulacak Yüzüncüyıl 1, Amastra 1 ve Cinali 1 santralleri için nihayi ÇED sürecinin sürdüğü belirtildi. Toplantıda, olayın başta yerel yöneticiler olmak üzere kamuoyuyla paylaşılması ve gerekli girişimlerin yapılması kararı alındı.

 

Okunma Sayısı: 3132
Fotoğraf Galerisi
En Çok Okunanlar
TMMOB
Jeoloji Mühendisleri Odası